Sevgili vatandaşlarım,
Sivil toplumun değerli temsilcileri,

Çanakkale zaferinin 103. yıldönümü ve İstiklal Marşımızın kabul edilmesinin 97. yıldönümü dolayısıyla düzenlediğimiz törene hoş geldiniz.

18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü etkinlikleri, vatan toprakları için, bağımsızlık ve egemenliğimiz için canlarını feda eden kahraman şehitlerimize duyduğumuz vefa ve minnetin bir ifadesidir.

Bugün hem Çanakkale’de toprağa düşen yiğitlerimizi, hem de İstiklal Savaşında, terörle mücadelede, 15 Temmuz darbe girişimine karşı direnirken, vatanı ve milleti için hayatını feda etmiş tüm şehitlerimizi rahmet ve saygıyla anıyoruz. Terörle mücadelemiz halen Afrin'de Zeytin Dalı Harekatıyla başarıyla devam ediyor. Burada şehit olan kahraman askerlerimiz her zaman kalbimizde ve dualarımızda olacaktır. Aynı şekilde yurtdışında görev yaparken Ermeni terör örgütü ASALA tarafından hunharca katledilen Türk diplomat ve yakınları da rahmetle anıyoruz.

Bu törene başta gençlerimiz olmak üzere vatandaşlarımızın yoğun bir katılım sağlamış olduğunu görmekten mutluluk duyuyorum. Tarihimizi iyi bilmek hepimizin aziz şehitlerimize borcudur. Almanya’da yetişen yeni nesillerimizin, tarihimizi, özellikle de Osmanlı İmparatorluğunun son dönemlerini ve Mili Mücadelemizi çok iyi anlamaları elzemdir. Çanakkale Zaferine bu açıdan özel bir dikkat verilmelidir. Çünkü, Türküyle, Kürdüyle, Çerkeziyle, Arabıyla ve gayrımüslimiyle milletimiz Çanakkale’de bir destan yazmıştır. Sayıca ve maddi olarak üstün olan çok uluslu güçlere karşı savaşmıştır. Çanakkale deniz ve kara savaşlarında elde ettiğimiz zaferler, en zor koşullarda dahi milletimizin azim ve imanla neleri başarabileceğinin en güzel kanıtıdır. Bu savaşlarda yetişmiş ve eğitimli nesillerimizi kaybettik, ama Çanakkale Zaferi milli bilincimizi ateşledi ve kendimizde Kurtuluş Savaşını verecek güç ve morali bulmamızı sağladı. Milletimiz Gazi Mustafa Kemal’i Anafartalar kahramanı olarak tanıdı ve daha sonra İstiklal mücadelemiz için etrafında kenetlendi. Mustafa Kemal de Çanakkale savaşlarında milletin iman gücüne ve azmine yakından tanıklık ettiği için İstiklal Savaşımızın da zaferle sonuçlanacağına kesin inanç duydu. Çanakkale Zaferi Birinci Dünya Savaşının gidişatını değiştiren önemli sonuçlara yol açtı. Bu nedenle, hem dünya savaş tarihinde hem de Türk tarihinde eşsiz bir yere sahiptir. Değerli hocamız Zekeriya Türkmen'in sunuşunda, bu destanın nasıl yazıldığını ve sonuçlarını hep birlikte dinleyeceğiz.

Bugün, Çanakkale Şehitlerine adlı şiiriyle bu destanı ölümsüzleştiren ve milletimizin vatan aşkını ve bağımsızlık iradesini İstiklal Marşının ölümsüz dizeleriyle yoğuran ve "Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım. Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!" diyen milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy'u da rahmetle ve saygıyla anıyoruz. Onun dediği gibi: "Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker! Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer."

Değerli konuklar,

Sözlerimi noktalamadan önce, şunu söylemek isterim ki, bu zaferi kazanmamızı sağlayan “Çanakkale Ruhu” bugün hala ayakta ve vatanımıza bugün de yönelen tehditleri alt etmemize yeter.

Bu etkinliğin düzenlenmesinde işbirliği yaptığımız Türk Üniversiteliler ve Akademisyenler Derneği Türk ÜNİD'e , Duisburg-Essen Üniversitesi öğrenci derneği VTS’ye ve Müzik ve Sahne Sanatları Enstitüsü INIMB’e, ayrıca sponsor olarak katkıda bulunan şirketlerimize teşekkür ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum.